Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, “Pandemi ile başlayan, doğal afetler ve ekonomik zorluklarla devam eden bu belirsizlik ortamında rahmetli kurucumuz Vehbi Koç’un ‘Devletim ve ülkem oldukça ben varım’ sözlerini bir an bile unutmamalıyız; var gücümüzle çalışıyoruz. Koç Topluluğu olarak uzun vadeli değer yaratma hedefimiz ve küresel vizyonumuz çerçevesinde yatırımlarımıza kararlılıkla devam ediyoruz. Sağlıklı bilançomuz, güçlü likiditemiz, geniş tedarik zincirimiz, çeşitlendirilmiş portföy yapımız, çevresel, sosyal ve kurumsal yönetişimdeki öncü uygulamalarımız ve çalışma arkadaşlarımızın üstün gayretleri ile 2023 yılının ilk çeyreğinde başarılı sonuçlar elde ettik.”ifadelerini kullandı.
Hazırlıkları en kısa sürede tamamlamayı hedefliyoruz.
“Yaklaşık 20 bin kişinin yaşayacağı Adıyaman, Hatay, İskenderun, Kahramanmaraş ve Malatya’da 5 bini aşkın konteynerin hazırlıklarını en kısa sürede tamamlamayı hedefliyoruz.”
Çakıroğlu, deprem bölgesinde desteklerini kesintisiz sürdürdüklerini vurgulayarak, şunları kaydetti: “Depremin olduğu ilk andan itibaren bölgedeki vatandaşlarımız için yürüttüğümüz yardım çalışmalarını daha kalıcı çözümlerle sürdürüyoruz. Konut ihtiyacının yanı sıra sosyal alanları da içinde barındıran yerleşimler tasarladık. Adıyaman, Hatay, İskenderun, Kahramanmaraş ve Malatya’da yaklaşık 20 bin kişinin yaşayacağı 5 bini aşkın konteynerle yerleşim yerlerinin kurulumuna başladık ve en kısa sürede tamamlamayı hedefliyoruz.”söz konusu.
Otomotiv sektöründe çok daha değerli bir noktaya taşımaktadır.
Stellantis ile olan anlaşmamız; Tofaş’ı üretim hacmi, ihracat ve iç pazar performansı ve Ar-Ge yetkinlikleri ile otomotiv sektöründe çok daha önemli bir noktaya taşıyor.”
“Koç Topluluğu olarak ülkemizin geleceğine güveniyoruz ve bu anlayışla faaliyet gösterdiğimiz tüm sektörlerde başarılı ve istikrarlı performansımızı sürdürüyoruz” diyerek sözlerine devam eden Levent Çakıroğlu, “ Mart ayında imzaladığımız çerçeve anlaşma ile Tofaş, Stellantis Türkiye dağıtım şirketi Stellantis Otomotiv Pazarlama A.Ş. hepsini satın almak için stratejik bir adım attı. Türkiye’deki tüm Stellantis markalarının ticari faaliyetlerinin Tofaş çatısı altında toplanmasını ve yeni ticari araç yatırımlarını içeren bu anlaşma ile değerli sinerjiler yaratılması ve yaratılan değerin artırılması hedefleniyor.
2025 yılı başından itibaren üretime başlamak hedefiyle…
Tofaş, bu anlaşma ile Türk Citroen, DS, Opel ve Peugeot markalarının da dağıtımını üstlenecek. Ayrıca Stellantis, 2025 yılı başından itibaren üretime başlamak hedefiyle beş marka için planladığı hem orta boy hafif ticari araç hem de binek versiyonlarından oluşan yeni ‘K0’ üretimini Tofaş’a tahsis edecek. Stellantis ile anlaşmamız; Üretim hacmi, ihracat ve iç pazar performansı, Ar-Ge yetkinlikleri ile Tofaş’ı şubesinde çok daha değerli bir noktaya taşıyor.”
“Tarafların anlaşması halinde 2026 yılında Ford Motor Company ve LG Energy Solution ortaklığında pil hücresi üretimine başlamayı hedefliyoruz.”
Küresel rekabet avantajı kazanacağına inanıyoruz.
Koç Holding, Ford Motor Company ve LG Energy Solution iştiraklerinde pil hücresi üretim yatırımı için imzalanan bağlayıcı olmayan niyet mektubuna değinen Çakıroğlu, “Ankara’da kurulması planlanan tesisin dünyanın en büyük pillerinden biri olması hedefleniyor. Avrupa’da hücre üretim üsleri. Taraflarca mutabık kalındığı takdirde 2026 yılında üretime başlamayı ve ilk etapta yıllık 25 GW saat kapasiteye ulaşmayı hedefliyoruz. Bu tesis yatırımının otomotiv sektöründe ülkemize önemli bir küresel rekabet avantajı getireceğine inanıyoruz” dedi.
beyaz eşya branşındaki konumunu daha da güçlendirecektir.
“Topluluk Şirketlerimiz ile ülkemiz için yarattığımız katma değeri artıran önemli yatırımları hayata geçirmeye devam ediyoruz.”
Arçelik ile dünyanın önde gelen beyaz eşya üreticilerinden Whirlpool’un küresel büyüme yolculuğunda değerli bir adım daha atmak, Avrupa’daki üretim, satış ve pazarlama iştiraklerini bünyesine katmak için imzaladığı anlaşmanın değerine dikkat çeken Levent Çakıroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu yeni adımla birlikte odak noktası yenilik ve yenilikçiliktir. Sürdürülebilirliği ile öncü bir şirketin doğuşu, Arçelik’in dünya beyaz eşya segmentindeki konumunu daha da güçlendirecektir. Grubumuzun küresel rekabet gücünü de önemli ölçüde artıracaktır.
